Takvime bakarken gazetedeki yazarlığımdaki birinci yılımı doldurduğumu ve sizlerle bu köşedeki buluşmamızın ikinci yılının başladığını görüyorum. Geriye dönüp baktığımda hepimizi yakından ilgilendiren bir konudan bahsetme fırsatı bulamadığımı farketmiş bulunmaktayım. Bu konu Kalp ve Damar Hastalıklarıdır.
2011 Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre yılda 7 milyon ile dünyadaki ölümlerin ilk sırasında İskemik Kalp Hastalıkları yer almaktadır. Kardiyovasküler hastalıkların oluşumundaki sebeplerin başında yaşam tarzı, beslenme, fiziksel aktivite, sigara kullanımı ve genetik yatkınlık gelmektedir. Şu anda kalp-damar, diyabet ve kanser gibi bulaşıcı olmayan hastalıklar ciddi birer küresel problem halindedirler.
Bu problemlerin çözümünde hasta ve hasta yakınlarına çok iş düşse de aslında bu sorun ve çözümü çok daha kompleks haldedir. Devlet politikaları, sağlık sistemleri, tıbbi müdahale, eğitim ve ekonomik kaynaklar ciddi birer unsurdur. İşte bu yüzden Amerika Tıp Enstitüsü bu yıl ‘Scientific American’ dergisi aracılığıyla özel bir sayı yayımlamıştır.
4 ana başlık halinde 12 önerinin bulunduğu bu dergi ‘Dünya Çapında Kardiyovasküler Sağlığı İlerletmek’ adıyla yayımlanmıştır. Bu önerilerin uygulanmasıyla kalp hastalıkları sayısında ciddi azalma görüleceği öngörülmektedir. Bu yazımda kısaca bu 12 öneriden bahsedip ilerleyen yazılarımda kalp-damar hastalıklarıyla ilgili gelişmeleri yine sizlere aktaracağım.
1- Sınırları olmayan epidemik çalışmalar yapmak ve sorunu ülke bazında değil de küresel olarak ele almak.2- Kronik hastalıklara bütçe yardımında öncelik tanınması. Devlet, özel ve bireysel katkının etkili kullanılması.
3- Kronik hastalıklara karşı ulusal koordinasyonu ilerletmek. Bu yolla bu hastalıklara karşı tek bir güç şeklinde savaşılması.
4- Kardiyovasküler hastalıklara karşı yasalar ve gerekli düzenlemelerin yürürlüğe girmesi. Örneğin kapalı mekanlardaki sigara yasağı.
5- AIDS’e karşı kazanılan savaşta olduğu gibi kalp-damar hastalıklarının sağlık sistemlerinin bir parçası haline getirilmesi.
6- Kalp-damar hastalıklarının tespit, tedavi ve gerekli teknolojinin hastalara ulaştırılması.
7- Uluslararası yardımlaşmayla düzenli beslenmenin artırılması. Özetle yüksek oranda tuz, şeker ve yağ kullanımının engellenmesi.
8- Güvenilir veri toplamanın lokal merkezlerde ilerletilmesi.
9- Gereken kaynakların ve bilgilerin doğru ve detaylı bir şekilde tanımlanması.
10- Farklı ülkelerdeki unsurlara göre gerekli ayarlamaların yapılması. Tek tip politikanın her durum için uygun olmadığının bilinmesi.
11- Edinilen bilgilerin ve inovasyonların benzer ülkeler arasında yayılması. Bilgi paylaşımıyla başarı öykülerinin yaygınlaştırılması.
12- Küresel ilerlemenin raporlanması. Dünya sağlık örgütünün bu konudaki modelinin kullanılması.
Sağlıklı günler dilerim…