GÜNDEM

TEPGEP: Ders Kitapları İle İlgili Hukuk Sürecini Başlatacağız

Temel Eğitim Programı Geliştirme Projesi (TEPGEP) Danışma ve Üst Kurulu, ders kitaplarında yapılan değişikliklerle ilgili hukuk süreci başlatacağını bildirdi.

Temel Eğitim Programı Geliştirme Projesi (TEPGEP) Danışma ve Üst Kurulu, ders kitaplarında yapılan değişikliklerle ilgili hukuk süreci başlatacağını bildirdi.

Temel Eğitim Programı Geliştirme Projesi Danışma ve Üst Kurulu, “Eğitim Programları” ve “Ders Kitaplarıyla” ilgili açıklama yaptı.

TEPGEP materyallerinde yapılan değişikliklerle ilgili olarak Prof. Dr. Ahmet Pehlivan, Prof. Dr. Müfit Kömleksiz, Prof. Dr. Canan Z. Perkan, Prof. Dr. Buket Akkoyunlu, Prof. Dr. Sıtkiye Kuter, Prof. Dr. Ahmet Güneyli, Prof. Dr. Fitnat Kaptan, Prof. Dr. Osman Cankoy, Prof. Dr. Ayşe I. Gürşimşek, Prof. Dr. Ahmet Doğanay, Prof. Dr. Elif Üstün, Doç.Dr. Güner Konedralı, Doç.Dr. Hasan Özder, Doç.Dr. Süheyla Ü. Erbilen, Doç. Dr. Başak Gorgoretti, Yard. Doç. Dr. Alev Müezzinoğlu’ndan oluşan Danışma ve Üst Kurulu’nun, toplantıda şu kararları aldığı kaydedildi:

“2013-2018 yılları arasında KKTC’de okul öncesi dönemden ortaokul son sınıfa kadar eğitim sistemi içinde 77 öğretmen ve 34 akademisyenin katkılarıyla ilkokul ve ortaokul eğitim programları ve buna bağlı ders materyallerini oluşturmak amacıyla 'Temel Eğitim Projesi' hayata geçirilmiştir. Projede, eğitimde program geliştirmenin ihtiyaç analizlerini de içine alan planlama, yazma, uygulama, değerlendirme ve yaygınlaştırma basamakları temel alınmıştır. KKTC eğitim sisteminde bütüncül bir yaklaşımla 13 dersi içeren öğretim programı, öğretmen kılavuz kitapları ve ders materyalleri oluşturulmuştur. Bu süreçte ortaya çıkan ürünler, toplumun tüm kesimlerinin (siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, sendikalar, veliler, öğretmenler vb.) görüşlerini temel alan araştırma ve incelemeler sonucunda oluşturulmuştur. Kıbrıs Türk tarihinde ilk defa Kıbrıslı Türk toplumuna özgü eğitim programı ve ona bağlı ders materyalleri hazırlanmış, ardından da okullarda uygulanmaya konmuştur.

Geçtiğimiz günlerde Temel Eğitim Projesi kapsamında geliştirilen öğretim programları ve ders kitaplarında önceki komitelerde görev yapan biz akademisyen ve öğretmenlerin bilgi ve onayı dışında birtakım değişiklikler yapılmış ve ders kitapları basılmıştır. Bu durum, iki boyutta ele alınabilir:

Birinci boyutta, yapılan değişikliklerin bilimsel yaklaşım açısından sorunlu olduğuyla ilgilidir. Ders kitapları, 2016 yılında geliştirilen öğretim programlarının önemli bir öğesidir ve bu programların felsefesi ve yaklaşımı doğrultusunda uzmanlar, sivil toplum örgütleri, öğretmenler ve ilgili tüm paydaşların görüşleri alınarak yazılmıştır. Ancak kitaplarda yapılan son değişikliklerin öğretim programlarının felsefesi ve yaklaşımına uygun olup olmadığı konusunda ciddi endişelerimiz bulunmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığınca görevlendirilen güncelleme komisyonlarının bu programların geliştirilmesi sürecindeki eğitim çalıştaylarında yer almadıkları, nasıl ve hangi ölçütlere göre seçildikleri bilinmemekte, dolayısıyla eğitim programları ve materyalleriyle ilgili uzun yıllardır elde ettiğimiz bilimsel verileri dikkate almadan ister olumlu ister olumsuz olsun bir değişime gittikleri görülmektedir. Bu hali ile kitaplarda halen değişmesi gereken ögelerin bulunduğu söylenmelidir.

Yaşanan süreçte ikinci boyuttaki sorun ise telif hakkıyla ilgilidir. Proje kapsamında akademisyen ve öğretmenlerin fikir ve eser hakları ihlal edilmiştir. Milli Eğitim Bakanlığı, ülkemizdeki Telif Hakkı Tüzüğü’nün 10. Maddesini ihlal etmiştir. Telif Hakkı Tüzüğü’nün 10. Maddesinde, 'Eserin işlenmesi, değiştirilmesi ve geliştirilmesi eser sahibine aittir.' denmektedir. Belirtilen hükümden de anlaşılacağı üzere eser sahiplerinin dışında herhangi bir kişi ya da kurumun değişiklik yapması hukuka aykırıdır. Burada dikkate alınması gereken önemli husus, başkasının eseri üzerinde değişiklik yapmanın akademik etik açısından kabul edilebilir olmadığıdır.

Kitapların içeriği ve görselleri hakkında bilimsel analizler yapmak daha uzun bir süreyi gerektirmektedir. Bu nedenle bu bildiride o konulara değinilmemiştir. Kamuoyuna bu konuda hukuk sürecini başlatacağımızı duyurmak görevimizdir. Sonuç olarak, her türlü bilimsel değişiklik ve geliştirme çalışmasını etik ilkeler temelinde yapmaya hazır olduğumuzu da bilgilerinize getirmek isteriz.”