Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ülkenin potansiyelini yakalayacak mega projelerin yürütülmekte olduğuna işaret ederek, tüm bu çalışmaların aşama aşama KKTC’nin bir bakıma Türk dünyası ile entegrasyonu ile ülkedeki potansiyelin yakalanması için yapılan tarihi çalışmalar olduğunu kaydetti.
Tatar, Türkiye devletinin ve uzmanlarının desteğiyle KKTC’nin mukayeseli avantajlarını artırmak üzere yapılan tarihi toplantı ve çalışmalarla çehreyi değiştirdiklerini, mega projelerle ise algıyı değiştirdiklerini vurguladı.
Tüm siyasi ambargolara rağmen, söz konusu çalışmalar, su projesi ve kablo ile elektrik projesi gibi dev projelerin verdiği özgüvenin yanında KKTC’nin artan marka değeri ile yatırım ikliminin iyileştirilmesiyle gelişen sektörlerin tanınmaya giden yol olduğunu kaydeden Tatar, tanınma için karşı tarafın size saygı duyması gerektiğini kaydetti.
Cumhurbaşkanı, Türk Dünyası ile olan ilişkilerde ülkedeki sektör temsilcilerinin, tecrübeleriyle, birikimiyle ve projeleriyle bir fark ortaya koyduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, bugün Concorde Tower’da gerçekleşen KKTC Su ve Toprak Kaynakları Master Planı Açılış Toplantısı’nda konuştu.
KKTC toprak ve su kaynaklarının 50 yıllık planının hazırlanacağı projenin açılış çalışmasının yapıldığı toplantıda, temaslarda bulunmak üzere ülkede bulunan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı da yer aldı.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, burada yaptığı konuşmada, böyle bir toplantıda bulunmaktan duyduğu mutluluğu ifade ederek, tüm bu çalışmaların aşama aşama KKTC’nin Türk Dünyası ile entegrasyonunu sağlayacağını ve ülke potansiyelinin yakalanmasının önünü açacağını kaydetti.
Böyle bir projenin sadece para ile yapılamayacağını, “hayal olduğu” gerekçesiyle hiçbir finans kuruluşunun ya da Dünya Bankası’nın bu projenin yapılmasına geçit vermeyeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin tecrübeleri, uzmanlarının dehasının yanında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu iradenin önemini vurguladı.
2015 yılında tamamlanan “Asrın Projesi”nin gerçekleştirilmesi aşamasında yaşanan zorluklara da değinen Tatar, 1960’lı yıllarda bu konunun yine gündeme geldiğini, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin Savunma Bakanı olan Osman Örek’in, o zaman Makarios’un “Biz Türk suyu içmeyiz” şeklinde yanıt verdiğini kendilerine aktardığını anlattı.
Tatar, Cumhurbaşkanı olarak kendisinin de Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle, karşı tarafa, Türkiye’de var olan hatlarla elektriğin enterkonnekte olarak AB ile bağlanması önerisinde bulunduğunu, ardından Güney Kıbrıs’la gelen suyu paylaşabileceklerini ilettiğini ancak bu önerilere yanıt bile alamadıklarını kaydederek, “Bizi muhatap bile kabul etmek istemiyorlar. Bu anlayışla Kıbrıs sorununa bir çözüm bulmanın ne kadar zor olduğunu hepimiz biliyoruz” dedi.
Tatar, söz konusu Master Plan ile verimliliği artırma, sınırlı kaynakları en iyi şekilde kullanma ve rekabette daha iyi bir noktaya gelme konusunda büyük gelişmeler yaşanacağına inanç belirterek, Kıbrıs Türk halkının 1571’den beri bu ülkede çiftçiliği, hayvancılığı, ziraatı benimseyen bir halk olduğunu belirtti ve şu anda da bu sektörden on binlerce kişinin ekmeğini kazandığını anımsattı.
Yapılan tüm bu çalışmalar sayesinde ülkenin geleceğine bir köprü kurulduğunu ve müreffeh yarınlara dair bir umut belirdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı, Kıbrıs Türk halkının tüm bunları başarabilen bir halk olduğunu ve bu halktan girişimci ve aydın birçok kişinin yetiştiğini belirtti.
“Elbette bütün bu projelerin ortaya çıkmasında siyasetin iradesiyle cesaretiyle Kıbrıs Türk halkına olan güveni ve sevgisiyle Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a büyük teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum” diye konuşan Tatar, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a da teşekkürlerini sundu, bu süreçte büyük emekleri geçtiğini ifade ettiği eski bakan Veysel Eroğlu ve Büyükelçi Halil İbrahim Akça’ya selamlarını iletti.
Tatar, bu çalışmaların altyapısının yıllar önce atıldığını hatırlatarak, ülkede ve Türkiye’de tüm bu süreçte emeği geçenleri andı.