İngiltere, Lübnan'daki vatandaşlarının olası tahliyesi için Kıbrıs'a 700 asker konuşlandırıyor İngiltere, Lübnan'daki vatandaşlarının olası tahliyesi için Kıbrıs'a 700 asker konuşlandırıyor

Ulusal Birlik Partisi'nin (UBP) eski Genel Sekreteri ve eski bakan Salih Miroğlu 18’inci ölüm yıl dönümünde, Lefkoşa Mezarlığı’ndaki kabri başında düzenlenen törenle anıldı.

Anma törenine Cumhurbaşkanı Vekili, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, Başbakan Ünal Üstel, Ana Muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, bazı bakanlar, milletvekilleri, siyasi parti yetkilileri, belediye başkanları, sendika başkanları, Salih Miroğlu’nun ailesi ve sevenleri katıldı.

Dua okunmasıyla başlayan törende daha sonra konuşmalar yapıldı. Konuşmaların ardından Miroğlu’nun kabrine karanfiller bırakıldı.

Cumhurbaşkanı Vekili, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre törende yaptığı konuşmada, aynı gün hayatını kaybeden Salih Miroğlu ve Özker Özgür’ün, toplumda iz bıraktığını ifade etti.

Salih Miroğlu’nun halkçı birisi olduğunu dile getiren Töre, Miroğlu’nun insanlarla çok kolay dost olabildiğini ve insanları peşinden sürükleyebildiğini, önderlik ve liderlik kabiliyeti taşıdığını vurguladı.

Miroğlu’nun çok kitap okuduğunu ve aktif bir karakter olduğunu kaydeden Töre, Miroğlu’nun sporcu olduğunu, spor kulüplerinde yöneticilik yaptığını, kültür sanata önem verdiğini belirterek, bunların onu liderliğe taşıyan özellikler olduğunu söyledi.

Töre, Miroğlu’nu, UBP’de genel başkan vekiliyken kalp krizi sonucu kaybettiklerini hatırlatarak, “Ama gönüllerimizde o kadar taht kurdu ki her yıl burada kendisini anıyoruz” dedi.

Miroğlu’nun fikir ve düşüncelerini örnek aldıklarını belirten Zorlu Töre, “O ulusal bağımsızlığı, devletin bağımsızlığını ve varlığını ön planda tutan bir kişilikti. ‘Sözde yemin yaparak, buna inanmamak’ diye bir düşünce tarzı yoktu” şeklinde konuştu.

Miroğlu için bağımsızlığın, KKTC’nin fevkalade önemli olduğunu ifade eden Töre, Miroğlu’nun, mücadele ettiğini, gençlerin onu örnek aldığını, hitabetinin de çok yüksek olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Vekili, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Töre, “Allah rahmet eylesin, ruhu şad olsun, mekanın cennet olsun” diyerek, konuşmasını tamamladı.

Başbakan Ünal Üstel de, toplumun yetiştirdiği, iki değerli insanın aynı gün vefat ettiğini belirterek, Özker Özgür ve Salih Miroğlu’nu 18’inci ölüm yıl dönümlerinde kabirleri başında andıklarını ifade etti.

Salih Miroğlu ile İstanbul’da tıp fakültesinde tanıştıklarını dile getiren Üstel, “Onunla birlikte çok iyi günlerimiz oldu” dedi. Başbakan Üstel, Miroğlu’nun, çok çalışkan ve atılgan olduğunu, her zaman iyilik yapmayı sevdiğini, kavga eden birilerini görse hemen araya girip, birleştirici bir insan olarak çaba sarf ettiğini anlattı.

Miroğlu’nun mezun olduktan sonra ülkesine gelip, hekim olarak halkına hizmet ettiğini, başarıdan başarıya koştuğunu vurgulayan Başbakan Üstel, Miroğlu’nun daha sonra UBP’den politikaya atılıp, vekil, bakan olarak halka hizmet etmeye devam ettiğini söyledi.

Miroğlu’nun gecesini, gündüze kattığını, çalışkanlığıyla bilindiğini ifade eden Üstel, Miroğlu’nu, UBP’de genel başkanlığa vekalet ederken kaybettiklerini belirtti.

“Ne acıdır iki tane değerli insanımızı aynı günde yitirdik” diye konuşan Üstel, Miroğlu’nu, rahmet ve minnetle anarak, “Mekânı cennet olsun, ruhu şad olsun” dedi.

Ana Muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, Miroğlu’nun efsanevi bir hatip olduğunu belirterek, “Onun konuşmaları, yaptığı hitaplar bugün siyaset dünyasında anılmaya devam ediyor” dedi.

Yeğeni Duriye Deren Oygar’ın konuşmasında, Miroğlu’nun sabahlara kadar kitap okuduğunu vurguladığına işaret eden Erhürman, “Bu vurgu beni son zamanlarda en çok etkileyen şeylerden biri…” diyerek, siyasette bugün kaç kişinin kitap okuduğunu sorguladı.

Erhürman, Özker Özgür, Zehra Özgür ve Salih Miroğlu’nu birlikte andıklarına işaret ederek, “Bu, kederde, tasada, kıvançta ortaklaşabileceğimizi, siyasette hoşgörünün, karşı taraftakini dinlemenin ne kadar önemli olduğunu bize gösteriyor” dedi.

Siyasette kalitenin çok önemli olduğunu vurgulayan Erhürman, “Biz bu kayıplarımızla aslında kaliteden de kaybediyoruz her defasında...” diyerek, onların anılarını yaşatmanın aslında bunun farkına varmaktan geçtiğini kaydetti.

CTP Genel Başkanı Erhürman, Miroğlu’nun anısı önünde saygı ve özlemle eğildiğini belirterek, “Ruhu şad olsun” dedi.

Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, Miroğlu ve Özgür’ün, 18 yıl sonra samimiyetle anılıyor olmasının bu topluma ne kadar çok şey verdiklerinin, sevildiklerinin, sevilmeyi ve saygı duyulmayı hak ettiklerinin göstergesi olduğunu vurguladı.

Özersay, sadece siyasetçi olarak değil, hitap yeteneğiyle de görüşleriyle toplumda kanaat önderi konumunda olan böyle değerlerin ülke açısından önemini hatırlamak açısından da bugün bir araya gelmenin önemli olduğunu dile getirerek, Miroğlu’nu, saygı, özlem ve rahmetle andı.

Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan da, Salih Miroğlu’nu saygı ve özlemle anmaya geldiklerini belirterek, “O bir yurtseverdi, o ülkesini seven yiğit bir insandı” dedi.

Farklı görüşlerde olsalar bile hep birbirlerine saygı duyduklarını vurgulayan İzcan, Meclis’te bir dönem Miroğlu ile çalışma fırsatı bulduğunu dile getirerek, “UBP’nin en güçlü hatibiydi. Çıktığı zaman kürsüye, kürsüyü de kükretirdi, miting alanlarına çıktığı zaman, miting alanlarını da kükretirdi” diye konuştu.

İzcan, Miroğlu’nun kendini iyi yetiştirdiğini, derin bir bilgi birikimi olduğunu ifade ederek, diğer bir özelliğinin ise hoşgörülü olması olduğunu kaydederek, “Diyaloglarımızda hiç kavga yoktu hatta abi edasıyla öğretme çabası vardı” dedi.

Miroğlu ailesi adına yeğeni Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Dr. Düriye Deren Oygar da, 18 yıl önce bugün Salih Miroğlu’nu kaybettiklerini belirterek, “Uzun bir zaman gibi görünse de bizim için sanki dün gibi…” diye konuştu.

Miroğlu’nun özgeçmişi hakkında bilgi veren Oygar, Miroğlu’nun, çocukluk yıllarından itibaren çok faal bir kişiliği olduğunu söyledi. Miroğlu’nun bu karakterinin üniversite yıllarına kadar devam ettiğini dile getiren Oygar, Miroğlu’nun üniversite yıllarında toplumun ihtiyacı olan kitle hareketlerinde çarpıcı hitabet yeteneğini kullanarak, içten ve samimi davranışlarıyla her zaman ön planda olduğunu ifade etti.

Miroğlu’nun sanata ve spora olan ilgisinin hayatı boyunca devam ettiğini belirten Oygar, Miroğlu’nun, koyu bir Türk Ocağı Limasol ve Fenerbahçe taraftarı olduğunu kaydetti.

Oygar, Miroğlu’nun yeri doldurulamayacak kaybının ailesi için olduğu kadar toplum için de geçerli olduğunu ifade ederek, Miroğlu’nun, kişisel çıkarlara değil toplumun iyiliğine ve refahına çalıştığını vurguladı.

Miroğlu’nun siyasette de hekimlikte olduğu gibi insanı odak noktası yaptığını belirten Oygar, Miroğlu’nun, sabahlara kadar kitap okuyup, kendini geliştirdiğine ve her konuda donanımlı olmaya önem verdiğini söyledi.