KIBRIS

Şahali: Bu Kitapların Eğitim Kurumlarının Bahçesinde Bulunması Bile Sakıncalıdır

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Erkut Şahali, tepki toplayan kitaplardaki değişikliklere değinerek “Bu kitapların konuşulur tarafı yoktur. Böyle saçma sapan kitapların eğitim kurumlarında değil okutulması, bahçesinde bulunması bile sakınca içerir” ifadelerini kullandı. Kanal Sim’de Serhat İncirli’nin sorularını yanıtlayan Erkut Şahali, CTP açısından siyasi mücadelenin, mecliste de sokakta da olanca hızıyla devam ettiğinin altını çizdi.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Erkut Şahali, tepki toplayan kitaplardaki değişikliklere değinerek “Bu kitapların konuşulur tarafı yoktur. Böyle saçma sapan kitapların eğitim kurumlarında değil okutulması, bahçesinde bulunması bile sakınca içerir” ifadelerini kullandı. Kanal Sim’de Serhat İncirli’nin sorularını yanıtlayan Erkut Şahali, CTP açısından siyasi mücadelenin, mecliste de sokakta da olanca hızıyla devam ettiğinin altını çizdi.

“Federal çözüm arayışlarından sapmış olmak, Kıbrıs’ta ayrılıkçılığı talep etmek anlamına gelir”
Federe devleti kuran tarafın Kıbrıs Türk tarafı olduğunu anımsatan Şahali, çünkü talebin federasyon olduğunu vurguladı. Şahali, bu talebin dünyada yanıt bulduğu için federasyon temelinde çözümün Birleşmiş Milletler (BM) yönetiminde devam edebildiğini kaydetti. Şahali, “Federal çözüm hedefinin dışına çıkan bütün savlar, uluslararası camianın kabul ettiği değerler dışında unsurlardır” diye konuştu. Erkut Şahali, “1975 yılından itibaren Türk tarafının bir tezi olarak dünya gündemine gelen, 1977’de de Kıbrıslı tarafların ortak mutabakatıyla BM parametresine dönüşen federal çözüm arayışlarından sapmış olmak, Kıbrıs’ta ayrılıkçılığı-bölünmüşlüğü talep etmek anlamına gelir” ifadelerini kullandı.

CTP olarak federal çözüm dışında herhangi bir çözüm modelinin karşılık bulmayacağını söylediklerinin altını çizen Şahali, söz konusu gerçekliğin önemine işaret etti. “Ünal Bey aniden DAÜ’ye ilgi gösterme çabasına girdi” diyen Şahali, “hükümetin” DAÜ konusunda uzun zamandır duyarsız kalmasını eleştirdi. Erkut Şahali, “DAÜ ile ilgilenmesi gereken zaman iki yıl önceydi” dedi ve DAÜ’deki tehlike çanlarını 2 yıl önce duyurma çalıştığını hatırlattı. Söz konusu dönemde tam harç ödeyen öğrenci sayısında ciddi bir gerileme olduğunu anımsatan Şahali, üniversitenin mali gelirlerindeki ciddi azalmadan da söz etti. Şu an ise 700 milyonluk bir açıktan söz edildiğini belirten Şahali, “Eğitim Bakanlığı ortada yoktu. Nazım Bey’in duyarsız, sorumsuz yaklaşımı vardı. Var olan kriz hükümet eliyle bir çığa dönüştürüldü. Yapmış oldukları açıklamada bir günah keçisi buldular. Bu hükümet günah keçilerinin kurbanı sayar kendini. DAÜ’de de günah keçisi rektör oldu” diye konuştu.

CTP açısından siyasi mücadelenin, mecliste de sokakta da olanca hızıyla devam ettiğinin altını çizen Şahali, “CTP’den beklentisi olanların, CTP’nin ortaya koyduğu mücadeleye katkısı ne durumdadır?” diye sordu. Şahali, “CTP kendi kapasitesi doğrultusunda, hayatın her noktasına temas etme gayretindedir” dedi. Eğitimle ilgili de konuşan Erkut Şahali, kitaplardaki değişikliklere de değindi ve “Bu kitapların konuşulur tarafı yoktur. Böyle saçma sapan kitapların eğitim kurumlarında değil okutulması, bahçesinde bulunması bile sakınca içerir” dedi.