KIBRIS

Özkızan: Sorun, halk ile ultrazenginler yani emek ile büyük sermaye arasındadır

Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, Merkez Bankası verilerine göre Kıbrıs'ın kuzeyindeki bankalarda 2023 Eylül ayı itibariyle 1 milyon 300 bin küsur adet mevduat hesabı bulunduğunu açıkladı. Mevduat hesabı sayısını normal bulduğunu belirten Özkızan, pek çok vatandaşın birden fazla banka hesabı olduğunu söyledi.

Mevduat Hesaplarının Yüzde 98’i, Küçük Birikimler

Özkızan, bu hesapların yüzde 90’ının çok küçük hesaplar olduğunu ve vatandaşın sahip olduğu ufak tefek birikimler sonucunda hesaplarda 200 bin TL’den az para bulunduğuna dikkat çekti.

Hesapların yüzde 8’inde ise 200 bin TL ile 1 milyon TL arasında mevduat birikimi bulunduğunu söyleyen Özkızan, ilk grup kadar olmasa da bunların da küçük birikimler olduğunu ifade etti. 1 milyon TL'nin günümüzde 28 bin sterline denk geldiğini belirten Özkızan, bu paraya Kıbrıs’ın hiçbir yerinden ev alınamayacağını, hatta evin yanından bile geçilemeyeceğini vurguladı.

Özkızan, bankalardaki mevduat hesaplarının yüzde 98’inde, yani çok büyük çoğunluğunda, küçük birikimler olduğunu söyledi.

Peki Ultrazenginler Ne Durumda?

İçinde 10 Milyon TL’den fazla mevduat bulunan sadece 1,424 adet hesap olduğuna dikkat çeken Özkızan, bu hesapların bankalarda bulunan tüm mevduat hesaplarının sadece %0.1’ini oluşturduğunu açıkladı. Özkızan, bu küçücük ultrazengin grubun toplamda 37 Milyar 391 Milyon 600 Bin TL, yani 1 Milyar Sterlinden fazla mevduatı olduğunu söyledi.

Özkızan, "Bu küçücük grup tek başına bütün banka mevduatlarının yaklaşık %25’ini (çeyreğini) elinde tutuyor. Sadece 1,424 adet hesap! Başta da belirttiğimiz üzere, bu hesapların sahiplerinin sayısı 1,424’ten de az, çünkü bir kişinin birden fazla banka hesabı olabiliyor. Aşağı yukarı bin kişilik bir ultrazenginler grubundan bahsediyoruz" dedi.

Banka Mevduatlarının Çeyreği Ultrazenginlerin

Nüfusun sadece %0.25’ini oluşturan yaklaşık bin kişinin, ülkedeki kaynakların üzerine çökmüş durumda olduğunu vurgulayan Özkızan, "İşin içine kayıt dışı parayı, gayrimenkul servetleri ve lüks menkul servetleri de kattığımızda, toplumun yüzde 1’ini geçmeyecek çok küçük bir ultrazengin azınlıktan söz ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Okul, hastane ve yol yapacak kaynağımız olmadığını belirten Özkızan, bu kaynakları ultrazengin grubun çaldığını söyledi. Özel sektörde daha düzgün maaş ve çalışma koşulları sağlanamadığını ifade eden Özkızan, özel sektöre hükmeden ultrazenginlerin, bugüne kadar hükümete gelmiş tüm partilerin siyasetçilerini paralarıyla ellerinde tuttuklarının altını çizdi.

Sorun Halk ile Ultrazenginler Arasındadır

Özkızan, "Sorun kamu çalışanı-özel sektör çalışanı arasında değildir. Sorun Kıbrıslı-Türkiyeli sorunu değildir. Sorun yerli-yabancı sorunu da değildir. Asıl sorun, halk ile ultrazenginler arasındadır, emek ile büyük sermaye arasındadır" dedi.