Lefkoşa’nın Surlariçi bölgesinde, ömrünü seyyar manavcılığa adayan, 1974’ten bu yana Surlariçi’nde seyyar arabası ve tartısıyla yaptığı satışlarla geçimini sağlayan Zülfikar Öznur, henüz marketlerin ortada olmadığı, Bandabuliya’nın en güzel zamanlarını yaşadığı o dönemde seyyar manavcılığın da yaygın olduğuna vurgu yaptı.

   Öznur, Surlariçi insanının birbirini tanıdığını, birbirine bağlı olduğunu, vakitlerini sinemalarda, parklarda geçirdiğini anımsattı.

    Marketlerin yaygınlaşmasıyla seyyar manavcılığın azaldığını dile getiren Öznur, Güney Kıbrıs’ta da 7-8 seyyar manavın olduğunu söyledi.

 

“1974’ten beri Surlariçi’ndeyim”

 

   Surlariçi’nde yaklaşık 50 yıldır seyyar manavcılık yapan Zülfikar Öznur, Güney Kıbrıs’tan Kuzey Kıbrıs’a göçmen olarak geldiklerini belirterek, o dönem seyyar manavcılığa başladığını, 1964’te ise askere gittiğini kaydetti.

Erhürman: Kıbrıs Türk halkının dünyayla buluşmasının yolu, Kıbrıs sorununun çözümünden geçer Erhürman: Kıbrıs Türk halkının dünyayla buluşmasının yolu, Kıbrıs sorununun çözümünden geçer

   Öznur, mesleğe yeğeninin tavsiyesiyle başladığını dile getirerek, askerliği kısmi personel olarak devam ettirdiğini, gündüz meyve sebze sattığını, gece ise nöbet tuttuğunu ifade etti.

   Surlariçi’ndeki ortamın o dönemlerde daha güzel olduğunu, herkesin birbirini tanıdığını ve birbirine bağlı olduğunu anımsatan Öznur, “O zamanlar marketler yoktu, satışlar iyiydi. Bandabuliya süperdi. Bandabuliya’nın orada durup yer kavgası yapardık. 1968’den 1974’e kadar Güney Kıbrıs’taydım. 1974’ten itibaren Kuzey Kıbrıs’ta Surlariçi’nde çalışmaya başladım” şeklinde konuştu.

   Öznur, Surlariçi’ndeki insanların geçmiş dönemlerde Mücahitler Parkı ve Kuğulu Park’a gidip vakit geçirdiğini söyleyerek, Şahin Sineması, Halk Sineması ve Taksim Sineması’nın bulunduğunu hatırlattı.

 

Editör: Zorlu Cezaroğlu