Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), özellikle 2008’den sonra atanan öğretmenlerin ekonomik, sosyal, emeklilik ve çalışma koşullarıyla ilgili yaşanan sorunlara çözüm bulunmasını talep etmek için Maliye Bakanlığı önünde eylem yaptı.
“Hırsızlığa adaletsizliğe ve yoksullaşmaya son, susamayacağız”, “Öğretmenlere saldırı ve itibarsızlaştırma politikaları kabul edilemez” ve “Demokratik çağdaş toplum için, nitelikli bilimsel laik eğitim için, saygın, aydın, özgür öğretmen için, insanca bir geçim ve yaşam için mücadele etmeye devam edeceğiz” yazılı pankart açan KTOEÖS, adaletsizlik ve eşitsizliğe karşı mücadele etmeye devam edeceğini bildirdi.
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem ile KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel, öğretmenin eğitimin temeli olduğunu belirterek, öğretmene gereken değerin, önemin verilmesini istedi, aksi halde kararlı olduklarını, gerekirse okulların açılmayacağını belirtti.
"Çalışanlar arasında eşitsizlik yaratıldı"
Eylemde ilk sözü alan Selma Eylem, 2008 Sosyal Güvenlik Yasası ve 2010 göç yasası olarak nitelenen yasayla çalışanlar arasında eşitsizlik, adaletsizlik yaratıldığını, bu yasalara karşı mücadele verdiklerini, bu sıkıntıları yetkililere aktardıklarını çözümler talep ettiklerini anlattı.
Eylem, bu konulardaki tüm girişimlerinin sonuçsuz kaldığını, sorunların görmezden geldiğini ifade ederek, bugün buraya halkın fakirleşmesine göz yumanlara, şirketlere yapılan vergi aflarına, teşvikler sağlayanlara karşı mücadele etmek amacıyla geldiklerini söyledi.
Eğitim ve sağlık konusunda hükümeti eleştiren Eylem, bakanlar ve hükümeti yasal sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı, eşit adil bir yaşam için mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
"Okulların %35'i açılamaz durumda"
KTOEÖS Genel Sekreteri Tahir Gökçebel de, eğitimin tükenmek üzere olduğunu iddia ederek, okullara gereken önemin yasalara rağmen verilmediğini savundu.
Gökçebel, “kaynak yok” diye diye şirketlere aflar getirildiğini, eğitimden çalındığını, okulların yüzde 35’inin açılamaz durumda olduğunu öne sürdü, eleştirilerde bulundu.
Gökçebel, "2008 sonrası atanan öğretmenlere yaşama şansı tanınmadığını, bir gün Lefke’de bir gün Karpaz’da göreve gönderildiğini, lojman, yolluk gibi yardımların kesildiğini" anlattı.
Gökçebel, öğretmenin uğradığı haksızlıkları taşıdıkları davayı kazandıklarını ancak yine de hakların verilmediğini ifade ederek, yasaları da eleştirdi ve “Sosyal Güvenlik” ile “Göç Yasası” gibi yasaların da barem konusunda eşit çalışmadığını, yargıç, doktor ve bazı kesimlerin bu yasadan çıkarıldığını, ancak öğretmenin cezalandırıldığını öne sürdü.
Öğretmenin, velinin, öğrencinin tükenmişlik sendromuna girdiğini belirten Gökçebel, Maliye Bakanlığı önüne, bakanlığın tüm bunları yeni bütçe hazırlıkları öncesinde, yasaya göre yetkili sendikalarla görüşmek zorunda olduğu için geldiklerini söyledi.
“Göç Yasası” ile öğretmenlerin geleceğinin çalındığını ifade eden Gökçebel, Milli Eğitim Bakanlığı ve hükümetin de karşısında olacaklarını kaydetti, mücadeleye devam edeceklerini söyledi.
Sendika yetkilileri basın açıklaması sonrası Maliye Bakanlığı'na taleplerini içeren bir de dosya sundu.
