Fileleftheros gazetesi manşetten yer verdiği haberinde, bölgede tırmanan gerilim yüzünden güvenli bir bölge arayacak olan üçüncü ülke vatandaşları ve hatta Lübnanlıların yeni bir toplu göç dalgası olasılığıyla karşı karşıya olan Rum kesiminin, bu ihtimale karşı hazırlık yaptığını yazdı.
Gazete iç sayfadan geniş bir şekilde yer verdiği haberinde ise Rum makamlarının İsrail ile Hizbullah arasındaki bir savaş durumunda, Lübnan’dan üçüncü ülke vatandaşlarının Güney Kıbrıs’a toplu şekilde intikal etmeleriyle başa çıkabilmek için hazır durumda olduğunu kaydetti.
Haberde Amerikalıların son günlerde bölgede bulunduğu ve vatandaşların Lübnan’dan tahliye edilmelerinin gerekmesi durumunda kullanılacak olası noktaları inceledikleri de belirtildi.
Bölgede yeni bir savaş başlaması durumunda müdahil birimlerin nasıl hareket edeceği konusunda hazırlanmış bir plan bulunduğunu ve yeni bir savaş başlaması durumunda Lübnan’dan üçüncü ülke vatandaşlarının toplu tahliyesinin beklendiğini kaydeden gazete, söz konusu planın İsrail ve Gazze’deki olaylarla ilgili olarak geçen sonbaharda az çok uygulandığına işaret etti.
Rum makamlarının İsrail ile Hizbullah arasındaki savaşın da yayılması ihtimaline karşı ikinci bir plan hazırladığını kaydeden gazete, bu durumun Lübnan’dan daha büyük sayıda insanın tahliyesine yol açacağını ifade etti.
Bahse konu durumda planın İsrail’den ayrılmak isteyen insanların durumunda olduğu gibi, yalnızca ülkelerine seyahat etmek isteyen insanlara kolaylıklar sağlanmasıyla alakalı olmayacağını yazan gazete, Lübnan’daki bir savaşın birçok ülkeden vatandaşın tahliyesiyle ilgili daha büyük bir ihtiyaca neden olmasının olasılık dahilinde olduğunu belirtti.
Birçok Lüblanlının da savaş bölgesinden kaçmak isteyeceğini ve Güney Kıbrıs’ın bu kişilerin ilk tercihlerinden biri olmaya devam edeceğini kaydeden gazete, adaya yasa dışı bir şekilde teknelerle gelmeye çalışacak yeni bir sığınmacı dalgası ihtimali bulunduğunu da işaret etti.
ABD’li yetkilinin temasları
Yeni bir savaş cephesi açılması dolayısıyla yeni bir insani krizle başa çıkılması olanaklarının, ABD Dışişleri Bakanlığı İşletme ve Kaynaklardan Sorumlu Yardımcısı Richard Verma’nın bölgede gerçekleştirdiği temasların merkezinde bulunduğunu da kaydeden gazete, Verma’nın önceki iki gün Beyrut, Güney Lefkoşa ve Adana’yı ziyaret ettiğini ifade etti.
Amerika Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya dayanarak Verma’nın ilk Lübnan’ı ziyaret ettiğini ve burada Beyrut’taki Amerikan büyükelçiliği personeliyle görüştüğünü ifade eden gazete, Verma’nın elçilik personeliyle gerekli görülmesi durumunda Amerikan vatandaşlarına yardım sağlanmasıyla ilgili konuları görüştüğünü belirtti.
Verma’nın bunun akabinde Rum kesiminin önemli lojistik tesislerini ziyaret etmek için Güney Kıbrıs’a gittiğini kaydeden gazete, ABD Dışişleri'nin açıklamasına dayanarak Verma’nın ziyaretinin Doğu Akdeniz’deki güvenlik ve istikrarın güçlendirilmesi için Rum kesimi ile ABD arasındaki devam eden iş birliği ortaklığının bir sonraki adımını teşkil ettiğini vurguladı.
Gazete Verma’nın Güney Kıbrıs’ta bulunduğu süre içerisinde Larnaka’daki CYCLOPS tesislerini ziyaret ettiğini de yazdı.
Verma’nın Güney Kıbrıs’ın ardından ise Adana’ya gittiğini kaydeden gazete, Verma’nın İncirlik Üssünde ABD’li askeri ve diplomatik personelle görüştüğünü belirtti.
Gazete gerek Güney Kıbrıs’ın gerek de İncirlik üssünün vatandaşların Lübnan’dan tahliye edilmesine karar verilmesi durumunda önemli rol oynayacağını kaydeden gazete, Rum kesiminin geçmişte de üçüncü ülke vatandaşlarının tahliye edilmesi çabalarına katkıda bulunduğunu anımsattı.
Kombos AHEPA toplantısında konuştu
Haberinde Rum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos’un AHEPA etkinliğinde yaptığı konuşmada Güney Kıbrıs’ın bu rolüne değindiğini de kaydeden gazete, Kombos’un açıklamasında “Amaltheia” inisiyatifi yanı sıra Rum kesiminin çeşitli krizlerde oynadığı role atıfta bulunduğunu belirtti.
Lübnan’da gelişen olası bir duruma karşı hazır olduklarını belirten Kombos, konuşmasının devamında ABD ile Güney Kıbrıs arasındaki ilişkilere de atıfta bulundu.
İki ülke arasındaki ilişkilerin tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını savunan Kombos, özetle iki ülke arasındaki ilişkilerin çok büyük bir potansiyele sahip olduğunu ekledi.
Dışişleri Bakanlığı Golan tepelerine yapılan saldırıyı kınadı
Öte yandan Rum Dışişleri Bakanlığı'nın Golan Tepeleri'ne yapılan roketli saldırının ardından bir açıklama yaparak gerginliğin azaltılmasını istediğini ve saldırıyı kınadığını kaydeden gazete, Rum Dışişleri Bakanlığı'nın “X” platformunda yaptığı paylaşımda futbol sahasına yapılan ve aralarında çocukların da bulunduğu sivillerin ölümüne yol açan saldırıyı kınadığını iletti.
Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada vatandaşların ve askeri olmayan altyapıların uluslararası insan hukuku temelinde korunması gerektiğini, aynı zamanda gerginliğin azaltılmasının sağlanmasının da son derece önemli olduğunu ekledi.