Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başlıkları:

Sizleri en kalbi duygularımla, hasretle muhabbetle selamlıyorum. Yiğitler ve şehitler beşiği, istiklalimizin ışığı, vatanımızın, devletimizin, istiklalimizin aşığı Sakarya'yı ve Sakaryalı kardeşlerimi bugün bir kez daha hürmetle selamlıyorum. Bu salonu bayram havasına, şölene çeviren siz değerli kardeşlerime teşekkür ediyorum. Kongremiz hayırlı, mübarek olsun.

Bu yol hak yoludur, bu yol millete hizmet yoludur. Bu yol kardeşliğimizin yoludur. Bu yol dosta güven düşmana korku verdiği Türkiye Yüzyılı yoludur. Bu yol gazilerin, şehitlerin yoludur.  Bu yol gönül coğrafyamızda 'aman Türkiye'nin kılına zarar gelmesin' diye dua eden kardeşlerimizin, soydaşlarımızın dindaşlarımızın yoludur.  Bu yolda bizimle birlikte olduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum. AK Kadınlara özellikle çok çok teşekkür ediyorum.

Sakarya insanıyla, tarihiyle, adıyla Türkiye'nin mayası olan bir şehir.

YENİ BİR DÖNEMİN AREFESİNDEYİZ

Şimdi dünyadaki ve bölgemizdeki kırılmaların eşiğinde yeni bir dönemin arefesindeyiz. Bir yandan mevcut sıkıntıları çözmekle uğraşırken, bir yandan yeni fırsatları değerlendirecek bir irade ortaya koymak zorundayız. Milletimiz de 22 yıl girdiğimiz her mücadelede yanımızda olarak bu iradeye sahip olduğunu göstermiştir.

SABRIMIZ OLMASAYDI BU OLMAZDI

Türkiye Yüzyılı olarak ifade ettiğimiz bu dönemin sancılarını geride bıraktığımızda çok daha güzel kazanımlar elde edeceğiz. Unutmayınız, Rabbimiz bize ancak çalıştığımız kadarının karşılığını alacağımızı buyuruyor. Atalarımızın tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz deyiminin anlamını kaybedersek, çocuklarımıza mahçup oluruz. Türkiye'nin ve Türk milletinin hiçbir kazanımına sevinemeyen güruhu görüyorsunuz. Bunlar anlar siyasetin değil psikiyatrinin sorunu olacak bir yere savrulmuştur. Muhacirleri geldiği yere yollayacağız dediler. Biz de dedik ki biz Ensarız, onlar muhacir. Biz muhacirleri yollamayacağız. Eğer bizim bu sabrımız olmasaydı bu olmazdı. Bizim için aslolan milleten kopuk bir şekilde yaşayanların hezeyanları değildir. Sabredenler zafere ulaştılar. Bizim için aslolan milletimizin ne dediği, ne istediğidir. 

'SURİYE'DE NE İŞİN VAR?' DİYORLAR

Suriyeli kardeşlerimize kol kanat gerdik. Ne diyorlar? Türkiye'nin Suriye'de ne işi var? Bunu diyecek kadar kendi tarihini bilmeyenleri kültür ve medeniyet değerlerimizden yoksun olanları görüyoruz. Şimdi gördün mü niçin bizim oralarda olduğumuzu. Bizim niçin Suriye'de olduğumuzu. Ne oldu şimdi Suriye'nin başındaki adam nerede? Türkiye'nin hemen dibinde kritik gelişmeler yaşanıyor ama bunlar ne olup bittiğini hiç takip etmiyor. 

ASLA GERİ ADIM ATMADIK

Sağanak yağmur bekleniyor Sağanak yağmur bekleniyor

Kardeşlik hukukumuzun gereğini yerine getirirken nice baskıyı tahriki göğüslemek zorunda kaldık. Asla geri atmadık. Neticede kim haklı çıktı. Biz haklı çıktık. Rabbim bizi mahçup etmedi. Esed pılını pırtısını toplayı bir gece kaçmak zorunda kaldı. Suriye'de evi, iş yeri, akrabası olan misafirlerimiz de yavaş yavaş geri dönüş yoluna geçti.

BURADA KALMAK İSTEYENLERİN BAŞIMIZIN ÜSTÜNDE YERİ VAR

İnşallah Suriye'nin diğer kısımlarının terör örgütlerinden temizlenmesi için gerekeni yapacağız. Burada kalmak isteyenlerin de başımızın üstünde yeri var. Önemli olan kardeşlerimizin huzur içinde yaşamalarıdır.

ESAD BİR GECEDE KAÇTI

13 yıl sonra Suriye yeniden özgürleşme yolunda ilk adımını attı. 61 yıllık Baas rejimi düşerken Esad pılını pırtısını toplayıp bir gecede kaçmak zorunda kaldı. Suriye'deki devrime şaşı bakanlara meseleyi başka güçlerin tezgahı seviyesine indirenlere en güzel cevap Şam'daki yeraltı hapishaneleridir. Esad bu insanlara nasıl zulmetmiş? O cezaevlerinde girerken 60-70 kilo olan insanlar 30 kiloya düşmüşler.

ÖZGÜR BEY NE OLDU

Ülkemizdeki Suriyelilerin neden yıllarca vatanlarına dönemediklerinin cevabı da o hapishanelerdir. CHP Genel Başkanı Esed'in kendisinin bile inanmadığı af ilanına prim vererek bunun reklamını yapmıştı. Oraya gidecekti ya, Esed'i ziyaret edecekti ya... Özgür bey ne oldu, o ziyareti gerçekleştirseydin ya.

Editör: North Cyprus Yonetici