Başbakan Ünal Üstel,  Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği’nin  ( UAESEB )Kıbrıs Türk Memur Sendikası ( Memur-Sen ) ev sahipliğinde düzenlediği  “Kıbrıs Türklüğünün Dünü, Bugünü ve Yarını” başlıklı panele katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

Başbakan Ünal Üstel panelde yaptığı konuşmada sözlerine yanı başımızda yaşanan ve artık bir insanlık ayıbına dönüşen İsrail saldırıların bir an önce son bulması dileği ile başladı ve şunları söyledi:

"Çocukların ve masum sivillerin katledildiği bir soykırıma dönüşen bu savaşın son bulması için Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın üstlendiği liderliği buradan selamlıyorum. Ayrıca sizlerin huzurunda, tüm dünya liderlerine ateşkesin sağlanması için ellerinden gelen tüm çabayı ortaya koymaları çağrısında bulunuyorum.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak, son derece önemli bir döneme girmiş bulunuyoruz. 50 yılı aşkın süredir masada sonuçsuz şekilde sürdürdüğümüz federal çözüm görüşmeleri artık son bulmuştur. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak ortak şekilde ortaya koyduğumuz iki devletli çözüm vizyonumuz artık tek çözüm vizyonu olarak masadadır. Bunun bir gereği olarak, dünya ile kucaklaşma yolunda emin adımlarla ve tüm ezberleri bozarak ilerliyoruz. Dünyaya bizi tanıyın çağrısında bulunuyor, dünyaya hazır hale gelebilmek için ülkemizin ihtiyaç duyduğu tüm hazırlıkları yapıyoruz.

Zorluklarla dolu varoluş mücadelemizi verdikten sonra ortaya koyduğumuz kendi kendimizi yönetme irademizin bir tezahürü olan Cumhuriyetimiz bugün 40 yaşında. Anavatan Türkiyemizin gerçekleştirdiği 20 Temmuz Barış Harekatı sayesinde bugün, özgür biçimde ve güven içinde geleceğe büyük bir umutla bakıyoruz.

Aradan geçen 49 yılda, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük desteği ile halkımız uygulanan tüm haksız baskı ve ambargolara rağmen bu yıl 40. yaşını idrak ettiğimiz cumhuriyetimizi, hak ettiği gibi dünyanın bir parçası yapmak için canla başla çalışıyoruz.

İngiltere, Lübnan'daki vatandaşlarının olası tahliyesi için Kıbrıs'a 700 asker konuşlandırıyor İngiltere, Lübnan'daki vatandaşlarının olası tahliyesi için Kıbrıs'a 700 asker konuşlandırıyor

Cumhuriyetimize, haklarımıza, eşitliğimize, egemenliğimize sahi çıkmaya devam ediyoruz. Çektiğimiz acıları bir daha yaşamamak için geçmişten aldığımız dersleri asla unutmadan geleceğe yürümeyi sürdürüyoruz. Geçmişten ders almak, geçmişine sahip çıkmak, toplumsal değerleri korumak, halklar için yapı harcıdır. Eğer geçmişinizi unutursanız, geçmişteki hataları tekrar tekrar yaşar ve aynı acıları bir kez daha çekersiniz. Kültürünüze sahip çıkmazsanız, toplumunuzu bir arada tutamazsınız. O yüzden hem tarihimize hem de kültürümüze sahip çıkmalıyız.

Bu yüzden, bugün düzenlenen  “Kıbrıs Türklüğünün Dünü, Bugünü ve Yarını” konulu panel son derece önemlidir. Yine bu etkinlikler çerçevesinde hazırlanan çocuklarımız için Kıbrıs Türk tarihi kitabı ise her şeyden daha önemlidir. Çünkü bizler, tarihi, milli ve kültürel şuurumuzu çocuklarımıza aktaramazsak, bu şuuru geleceğe taşıyamazsak gelecekte Cumhuriyetimizi yaşatamayız, yüceltemeyiz. Tarihten kopan, tarihini unutan milletler yok olmaya mahkumdurlar. Biz yok olmak istemiyoruz. O yüzden tüm değerlerimize sahip çıkıyoruz. Hepimizin ortak sorumluluğu, Devletimize her koşulda inançla sahip çıkmak, birlik ve beraberlik içerisinde devletimizin güçlenmesi için çok çalışmaktır.

Bu noktada; cumhuriyetimizin 40. kuruluş yılı etkinlikleri çerçevesinde, sorumluluk yüklenerek bu konuda çalışmalar yürüten Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği, Türk Eğitim Sen ve KKTC Memur sen yöneticilerini yürekten kutluyorum.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak, Türk Devletleri teşkilatına gözlemci üye olduk. Artık Türk devletleri ile çok daha sıkı temas ve işbirliği içerisindeyiz. Geçtiğimiz ay Azerbaycan'daydık, bize orada gösterilen hürmet ve devletsel nitelikli karşılama, bizleri ziyadesi ile memnun etmiştir.

Bunu Tüm Türk devletlerinde yaşamak istiyoruz. İnanıyorum ki önümüzdeki tüm toplantılarda mutlaka Türk Kardeşlerimizle kucaklaşacağız. Dünya bize yeteri kadar ambargo uyguluyor. Biz bu ambargoların Türk Devletleri tarafından kaldırılmasını istiyoruz. Biz bize sahip çıkmazsak kimse bize sahip çıkmaz. O yüzden dünyadan gelecek baskılara göğüs gererek birbirimize sahip çıkmalıyız.

Bu güzel etkinlik vesilesi ile adamızda bulunan tüm konuklarımızı bir kez daha selamlıyor, burada yapılacak tüm çalışmaların, gerek halkımıza, gerek ülkemize gerekse tüm Türk dünyasına hayırlar getirmesini diliyorum. Bu etkinliğin düzenlenmesine katkı sağlayan herkese teşekkürlerimi sunuyorum."